Araç Değer Kaybı Tazminatı

araç değer kaybı tazminatı

Şenel Hukuk Bürosu Fethiye Avukat
Oct 16

Etiketler: araç değer kaybı tazminatı

Araç Değer Kaybı Tazminatı

T.C.
FETHİYE
.........ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ                                                     TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
 
ESAS NO
KARAR NO
 
HAKİM
KATİP
 
DAVACI  : .......................
VEKİLİ : Av. TEVFİK GÖRKEM ŞENEL - Foça Mah.967 Sokak No:28/D 48800 Fethiye/ MUĞLA
DAVALI  : 1- ...................SAN TİC AŞ 
VEKİLİ : Av...............
DAVALI  : 2- ........... SİGORTA A.Ş -  İSTANBUL
VEKİLLERİ :
  Av. .........- ...........Sigorta A.Ş. 
DAVALI  : 3- ........... 
DAVA : Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli)
DAVA TARİHİ : 1
KARAR TARİHİ
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Trafik Kazası (Maddi Hasarlı) Nedenli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 19/09/2015 tarihinde Ankara Mamak Ziya Oran Caddesi istikametinde seyreden davalılardan ...............'ın sevk ve idaresindeki 06 ..........plaka sayılı aracın, sürücünün kusuru sebebi ile davacıya ait .......... sevk ve idaresindeki 48 ...........plakalı araca çarptığını ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın tamamen davalının kusurundan kaynaklandığını, davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığını, bu hususun sigorta şirketleri arası varılan mutabakatta tramer kaza kayıtlarında belirtildiğini, kazada davalının kusur oranının %100 olarak tespit edildiğini, davacıya ait 2015 model ............marka aracın kazanın meydana gelmesinden 20 gün önce 31/08/2015 tarihinde satın alındığını, kaza gerçekleşene kadar geçen bu süre zarfında araçta herhangi bir değişen parça bulunmadığını, kaportasında ve boyasında herhangi bir çizik veya  kusur söz konusu olmadığını, kaza sebebiyle aracın sol tarfının zarar gördüğünü, davacıya ait 
¸e-imzalıdır                                                                                                          ¸e-imzalıdır 
 
araçta kazadan dolayı meydana gelen zararın giderilmiş olmasına rağmen bu kazadan kaynaklanan değer kaybının karşılanmadığını, bu davayı açtıkları tarih itibari ile ........... Genel Sigorta tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, şimdilik 500,00 TL'lik değer kaybı zararının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı ..........ve ............ Tur. Taş. Oto. San. A.Ş. Açısından olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı .......... Genel Sigorta A.Ş açısından 27/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini mahkememizden talep etmiştir.
Davalı ..........Genel Sigorta A.Ş vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; trafik kazasına karıştığı belirtilen 06 ..............plakalı aracın, 02/01/2015 başlangıç 06/10/2015 bitiş tarihleri arasında geçerli olmak üzere Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile .............Tur. Taş. Oto. San. A.Ş. Adına maddi hasarda araç başına kaza tarihi itibariyle 29.000,00 TL sine kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkili şirkete sigorta ettirildiğini, söz konusu maddi teminat miktarının davalı müvekkili sigorta şirketinin iş bu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamız kusur durumunun tespiti için Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, Trafik Kusur Uzmanı bilirkişisi ..........19/06/2017 tarihli raporunu dosyamıza sunmuştur.
 Davaya konu araç üzerinde maddi hasarın tespiti için araç başında 10/02/2017 tarihinde keşif yapılmış, keşif sonrası raporunu sunan makina mühendisi bilirkişi ..........15/03/2016 tarihli raporunda, araçta meydana gelen değer kaybını 4.750,00 TL olarak hesaplamıştır.
Davacı vekili  rapor sonrası 09/10/2017  tarihli  dilekçesi ile taleplerini 3.109,00 TL olarak ıslah   etmiştir.
Tüm dosya kapsamı  birlikte incelendiğinde,
Dava trafik kazası sebebiyle tazminat davasıdır. 
Öncelikle ispat müessesesini açıklamakta fayda var. Bilindiği üzere, hakim, davada hangi vakıaların ispat edilmesini tespit ettikten sonra, bu vakıaların kimin tarafından ispat edilmesi gerektiği sorusuyla karşılaşır; buna ispat yükü denir. Kendisine ispat yükü düşen taraf için, bu bir yükümlülük(mükellefiyet) değil, sadece bir yüktür(külfettir). Taraf kendisinin ispat etmesi gerektiği vakıayı ispat edemezse karşı taraf ve mahkeme onu mutlaka ispat etmesini isteyemez, bilakis kendisine ispat yükü düşen taraf , o vakıayı ispat edememiş sayılır.(Kuru, Medeni Usul Hukuku, 2016, sy 319)
Türk Borçlar Kanunu Madde 49'a göre; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.  Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Kadim hukuk kaynağımıza göre zarar görenin zararı imkanlar elverdiği ölçüde giderilir kuralı mevcuttur. (Zarar bi kader'il imkan def olunur-Mecelle-i Ahkam-ı Adliye) Dosya kapsamından, müdde-i iddiasını ispatla mükelleftir kuralı gereği  zarar gördüğüne dair ispat yükü davacı üzerinde olup, bu iddiası neticesinde delilleri toplanmıştır.
Dosyamız kusur durumunun tespiti için Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, Trafik Kusur Uzmanı bilirkişisi ..........19/06/2017 tarihli raporu ile, davacıya ait aracın dava dışı sürücüsü .............'in dava konusu değer kaybına ilişkin maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda tamamen kusursuz olduğu, davalılardan ....... sigortanın olay tarihinde ZMMS bulunan ve diğer davalı ...........Turizm şirketinin araç işleteni maliki olduğu aracın diğer davalı sürücüsü ...............;dava konusu değer kaybına ilişkin maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda tamamen  8/8 -%100 oranlarında kusurlu olduğu anlaşılması üzerine davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarı hususunda rapor alınmış ve davacı rapor neticesinde davasını ıslah ederek tazminat talebini 3.109,00 TL'ye yükseltmiştir. Dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve 
¸e-imzalıdır                                                                                                               ¸e-imzalıdır 
alınan raporlar dikkate alındığında ispat yükü kendi üzerinde olan davacının davasını ispat ettiği, meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı, oluşan zararın giderilmesi gerektiği anlaşılmakla davacının talepleri hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Hüküm altına alınan tazminat yönünden, Yargıtay 19.Hukuk Dairesi'nin 15.04.2002 tarih 2002/2333 Esas ve 2002/2856 sayılı kararında da belirtildiği üzere, Dava haksız fiilden kaynaklanan tazminat davası olup davacı olay tarihinden itibaren faize hükmedilmesini talep etmiştir. Haksız fiilde faizin başlangıç tarihi haksız fiilin vuku bulduğu tarih olup tazminat borclusunun B.K.nun 101'nci maddesinde gösterildigi şekilde ihtarla temerrüde düşürülmesi gerekmez. Bu nedenle hükmedilen manevi tazminat  açısından haksız fiil tarihi olan 30/05/2008 tarihinden itibaren yasal faize hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:
1-DAVANIN KABULÜ İLE;
3.109,00 TL nin olay tarihi olan 19/09/2015 tarihinden itibaren (davalı .........Genel Sigorta açısından  27/11/2015 tarihinden itibaren) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 212,37 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 27,70 TL ve ıslah harcı olarak yatırılan 72,58 TL nin mahsubu ile bakiye kalan 112,09 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen  alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu tebligat ve posta  gideri 228,20 TL,  keşif gideri 496,80 TL, bilirkişi ücreti 275,00 TL  ve harç toplamı 132,08 TL olmak  üzere toplam 1.132,08 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile  temsil ettirdiğinden karar  tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Dair;  davacının yüzüne karşı , davalının yokluğunda miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup  usulen  anlatıldı. 
 

Sayfamızı Paylaşın :