Trafik kazası manevi tazminat davası

Trafik kazası manevi tazminat davası

Şenel Hukuk Bürosu Fethiye Avukat
Jan 06

Etiketler: trafik kazası manevi tazminat yaralamalı trafik kazası manevi tazminat tazminat davası

Trafik kazası manevi tazminat davası

TÜRK MİLLETİ ADINA
 
T.C.
FETHİYE
2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
 
ESAS NO
KARAR NO
 
HAKİM
KATİP
 
DAVACILAR : 1-  
  2-  
VEKİLİ : Av. TEVFİK GÖRKEM ŞENEL - Foça Mah.967 Sokak No:28/D 48800 Fethiye/ MUĞLA
DAVALILAR : 1-
  2-  
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ
KARAR TARİHİ
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH 
 
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin 30/05/2016 tarihli mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle;  Müvekkili............. ın sevk ve idaresindeki 48 ...... Plaka sayılı motosiklet seyir halindeyken davalı ............ sevk ve idaresindeki 48 ........... plaka sayılı ticari araçla çarpıştığını ve meydane gelen kazada  müvekkili BTM ile giderilemeyecek  ve kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığını, Fethiye 1.Asliye Ceza Mahkemesinin ...........1 Esas sayılı dosyasında düzenlenen bilirkişi raporlarında davalı S........' in asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini   ve hüküm bu tespitler üzerinden kurulduğunu, Fethiye Devlet Hastanesi' nin temin
 edilmiş olan özürlü sağlık kurulu raporunda da  açıkça görüleceği üzere müvekkilin kaza neticesinde meydana gelen  vücut fonksiyonu kaybı % 26  olduğunu, yine aynı raporda  nöbetli ve   vardiyalı  işlerde  çalışamaz şeklinde  bir açıklamada bulunmakta olduğunu, müvekkilin mesleğini ifa  etmesi bir yana günlük kişisel ihtiyaçlarını dahi yardım almadan  yapamayacak duruma geldiğini, Müvekkili ................ ın kazanın ardından  psikolojik  olarak çok yıprandığını ve tedavi  görmeye başladığını, ilaçlar kullandığını, müvekkilinin kaza geçirdikten sonra davalı sürücü kendisi ile  sadece birkaç kez irtibata geçtiğini fakat onun  dışında herhangi bir şekilde  görüşmediklerini, S...........................n ın 3 ay boyunca  hastanede kaldıktan sonra ancak eve sevki sağlandığını,  bu sırada  ............ ın öğle arasında hastaneye, eve gelerek eşinin ihtiyaçlarını  karşıladıktan  sonra tekrar  işe döndüğünü ve akşam tekrar eşinin yanına geldiğini, tüm bu süreçlere bugün 3 yaşındaki kızlarının şahit olması,  hem anne  hem babada  hem de çocukta psikolojik  olarak yıpranmaya  sebep olduğunu, trafik  kazası neticesinde yaralanan  müvekkili .................... için  55.000,00 TL, .............. için 35.000,00 TL manevi tazminatın, olay tarihinden itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme olarak  davalılara ödetilmesine,  davalıların taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir  konulmasına karar verilmesini, Borçlar Kanunu madde 76 gereğince davalının 5.000,00 TL  geçici ödeme yapmasına karar verilmesini talep etmiştir.  
Davalılar vekilinin  27/06/2016 tarihli  mahkememize vermiş oldukları cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilleri aleyhine açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, dava dilekçesinde ileri sürülen  hususları kabul etmediklerini, Fethiye 1.Asliye Ceza Mahkemesi........ Esas sayılı dosya kapsamından da görülecek olan  kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere, müvekkil sürücünün kusuru bulunmamakta olduğunu, ancak  sonrasında  düzenlenen bilirkişi raporuna göre  müvekkilinin kusurlu bulunduğunu fakat kusur durumuna ilişkin bu çelişkilerin giderilmesi için ATK dan rapor talep  etmesine rağmen mahkeme, usul ve yasaya aykırı bir şekilde  hüküm kurduğunu, işbu dosya taraflarınca temyiz edildiğinden Yargıtay aşamasında olduğunu, henüz kesinleşmediğini, kazanın oluşumuna ve kaza sonrası olaylara ilişkin  hususlarda  gerçekleri yansıtmamakta olduğunu, kusur durumunun tespiti için dosyanın ATK ya gönderilmesi gerektiğini, yine kaza sonrası davacı ile ilgilenilmediği hususununda doğru olmadığını, ayrıca davacının kaza sırasında sürücü belgesi bulunmamakta ve davacının epilepsi hastası olduğunu, motosiklet kullanmasının da yasak olduğunu, yasal olarak sürücü belgesi de verilemeyeceğini,  açıklanan nedenlerle, müvekkili aleyhine haksız açılmış olan  iş bu davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 
Fethiye 1.ASCM'nin ........ esas sayılı dosyasının uyapta kayıtlı evraklarının gönderildiği, incelenmesinde; katılanın............., sanığın ............, suçun taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma olduğu, 31/03/2016 tarihinde sanığın adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, dosyanın Yargıtay'ta temyiz incelemesinde olduğu görülmüştür. 
Kolluğa yazılan müzekkereye cevap verildiği, davacı S.................nın sürücü belgesinin olmadığının bildirildiği görülmüştür. 
Mahkememizce  02/02/2018 tarihidne keşfin yapıldığı bilirkişi raporlarının alındığı, davacı vekiline ve davalılar vekiline tebliğ edildiği görülmüştür. 
Trafik   bilirkişisinin   14/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ................... plakalı
 minibüs sürücüsü.................' in % 75  oranında kusurlu olduğunu, 48 ... .. plakalı motorsiklet sürücüsü S............... % 25  oranında kusurlu olduğunu bildirir rapor sunduğu görülmüştür. 
Muğla ATK şube müdürlüğünden davacı .................. ilişkin raporun alındığı, taraflara tebliğ edildiği görülmüştür.
Muğla Adli Tıp Şube Müdürlüğü' nün  09/05/2018 tarihli raporunda özetle; Hastada belirtilen klinik durumların 11/ Ekim /2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede  yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği kapsamında değerlendirildiğinde; S...................... ın 11/06/2014 tarihinde trafik kazası ile meydana gelen  yaralanması sonucu meydane gelen lezyonların, çalışma gücü ve meslekte kazanma gücünde % 49 kayıp oluşturduğunu bildirir rapor sunduğu görülmüştür. 
Dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden  döndüğü, kusur raporunun sunulduğu görülmüştür. 15/04/2019 tarihli raporun incelenmesinde; Sürücü................ %75 oranında, sürücü..................n %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Kollukça tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmalarının yapıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede;
Dava; Trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ................ ın sevk ve idaresindeki 48 ...............Plaka sayılı motosiklet ile davalı ........................ sevk ve idaresindeki 48............... plaka sayılı aracın 11/06/2014 tarihinde çarpıştığı,  meydana gelen kazada davacı .................'ın BTM ile giderilemeyecek  ve kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, alınan Muğla ATK Şubesinden alınan rapora göre, .............' ın 11/................... tarihinde trafik kazası ile meydana gelen  yaralanması sonucu meydana gelen lezyonların, çalışma gücü ve meslekte kazanma gücünde % 49 kayıp oluşturduğu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusur raporuna göre meydana gelen kazada davalı Sürücü S..............n %75 oranında, davacı sürücü ................ın %25 oranında kusurlu olduğu,  Fethiye 1.ASCM'nin ............... esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda  davalı sanık ...............in , suçun taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, davacı .................'ın davacı ...............ın eşi olduğu, davalı ...................... davalı sürücü ...............kullandığı aracın kayıt maliki olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, bu kazadan dolayı davacı .............in yaralanması ve malul kalması nedeniyle hem kazada yaralan ......... hem de eşi............ lehine   iş bu manevi tazminat davasının açıldığı görülmüştür.
Davalı tarafça, davanın reddi talep edilmiştir
 Bilindiği üzere, 6098 Sayılı TBK 49 uncu maddesi gereğince kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına  zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Aynı Kanunun 56 ıncı maddesine göre vücut bütünlüğü hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Ayrıca ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınları da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesini isteyebilir. Aynı Kanunun 58. Maddesinde de kişilik haklarının zedelenmesinden zarar görenlerin uygun bir manevi tazminat isteyebilecekleri düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85 ve devamı maddelerine göre, araç maliki ve işleten'in hukuki sorumluluğu düzenlenmiş ve meydana gelen zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı düzenlenmiştir.
TBK'nın 117.maddesine göre, haksız fiillerde temerrütün, haksız fiil tarihinde oluşacağı düzenlenmiştir.
 Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nesafetle hüküm vereceği 4721 Sayılı TMK'nun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut
 halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
                        Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, açıklamalar ve dosya kapsamına göre alınan rapor ve delillere göre; davacı ...........ın kazada yaralanması ve malul kalmış olması nedeniyle, davacı eş ..............ın da davacının yaralanması ve sakat kalmasından etkilenmesinin kaçınılmaz olması nedeniyle, davacı ............... için 30.000,00 TL, davacı........... için 10.000,00 TL manevi tazminatın uygun olacağı,  takdir edilen tazminattan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, temerrütün olay tarihi olan 11/06/2014 tarihinde oluştuğu kanaatine ulaşılmış, ve davanın kısmen kabulüne  dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 
Davanın KISMEN KABULÜ ile, 
1-Davacı ............. için 30.000,00 TL, davacı ............ için 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan   31/03/2016 tarihinden itibaren  işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, 
2-Fazlaya dair istemin reddine, 
3-Alınması gereken 2.732,4  TL harçtan peşin alınan 307,40 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan  2.425,00  TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacılar tarafından yapılan 4,30 TL vekalet harcı,29,20 TL başvurma harcı,1.035,00 TL posta, dosya masrafı,  bilirkişi reddiyatı, taksi ücreti reddiyatı, 253,80 TL keşif harcı  olmak üzere toplam 1.322,3  TL'nin kabul red oranına göre (% 44  kabul) hesaplanan 581,81  TL ile  peşin alınan 307,40  TL harcın toplamı olan  889,21 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak  davacılara verilmesine, fazlasının davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 
6-Davacılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca  hesaplanan  4.750,00 TL  vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen  alınarak davacılara  verilmesine, 
7-Davalılar kendilerini bir vekil ile  temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca  hesaplanan  4.750,00   TL  vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen  alınarak davalılara  verilmesine, 
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının  karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, 
E-İMZALI                      E-İMZALI
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize yada Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Mahkemesine verilecek dilekçe ile  istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 
 
 

Sayfamızı Paylaşın :